Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) İkinci Başkanı Yakur Asarkaya, “21 Ekim itibarıyla ticari ve KOBİ oranları büyüme yıllık kredilerinde değerlendirildiğinde, kur ve parite etkisinde arındırılmış ticari kredi büyümesinin yüzde 40 seviyesinde olduğu, aynı dönemde KOBİ kredilerinin ise yüzde 68 oranında büyüdüğü gözlenmektedir” dedi.
BDDK İkinci Başkanı Yakur Asarkaya, Hazine ve Maliye Bakanlığı, bağlı ve ilgili kuruluşların 2021 Yılı Kesin Hesap Kanun Teklifi, 2023 Yılı Bütçe Kanun Teklifi ve Sayıştay raporlarının görüşüldüğü Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonunda bir sunum yaptı. Asarkaya sunumunda, genel ekonominin istikrarı için vatandaşların birikimlerini güven içerisinde değerlendirebileceği bir finansal sistemin varlığının ulusal tasarruf düzeyinin artırılması ve ekonomik gelişime katkı sağlanması bakımından kritik öneme sahip olduğunu söyleyerek, “Bu kapsamda düzenleyici ve denetleyici bir kuruluş olan kurumumuz, kredi piyasasının etkin bir şekilde çalışması, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması ve finansal sistemin istikrarının sağlanması bakımından kritik bir öneme sahiptir” dedi.
Asarkaya, ekim ayı itibarıyla BDDK’nin doğrudan düzenleme ve denetleme alanında 32’si mevduat, 16’sı kalkınma ve yatırım, 6’sı katılım ve 3’ü Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) bünyesindeki banka olmak üzere toplam 57 tane bankanın, 21 tane finansal kiralama şirketinin, 49 tane faktöring şirketi, 20 tane finansman şirketi, 23 tane varlık yönetim şirketi, 6 tane tasarruf finansman şirketi, 41 yabancı bankaların Türkiye temsilciliği, 32 bağımsız denetim şirketi, 150 bankalara değerleme hizmeti vermeye yetkili kuruluş, 1 yetkili derecelendirme kuruluşu ve 4 Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu kapsamında faaliyet izni verilen 404 kuruluşun bağlı bulunduğu bilgisini verdi. Türk bankacılık sektörünün küresel belirsizliklere rağmen son bir yılda yüzde 87 oranında büyüme kaydederek finansal sisteme ve ekonomiye katkısını sürdürdüğünü söyleyen Asarkaya, “Ağustos itibarıyla sektörde faaliyet gösteren 57 banka bünyesinde toplam 204 bin 519 personel ve 11 bin 102 şube bulunmakta olup, sektörün toplam aktif büyüklüğü 12,7 trilyon lira seviyesine yükselmiştir” diye konuştu.
Asarkaya, kredi hacminin artışı ve reel sektör fonlamasının ön plana çıkması ile aracılık fonksiyonunu daha etkin olarak yerine getiren sektörde 2002 yılında 49 milyar lira olan kredilerin eylül itibarıyla 6,8 trilyon lira seviyesine yükseldiğini kaydederek, “Aynı dönemde 138 milyar lira olan mevduat 8 trilyon lira, 26 milyar lira olan özkaynak 1,2 trilyon lira, 213 milyar lira olan aktif büyüklüğü ise 13,1 trilyon lira seviyesine yükselmiştir. Artan kredi hacmi ülke ekonomisinin sağlıklı bir şekilde finanse edilebilmesi ve ekonomik büyümenin desteklenmesi açısından büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
“BİR YILLIK DÖNEMDE KOBİ KREDİLERİNİN YÜZDE 68 ORANINDA BÜYÜDÜĞÜ GÖZLENMEKTEDİR”
Kredi hacminde artışın yanı sıra bahsettiği kredilerin kalitesinin de sektörün sağlığına işaret eden önemli göstergelerden biri olduğunu aktaran Asarkaya, “Gelinen noktada büyüyen kredi hacminin yanı sıra kredi kalitesi de olumlu yönde gelişmiştir. Nitekim 2001 krizinin ardından Aralık 2002 ‘de bankacılık sektöründe takibe dönüşüm oranı gibi oldukça yüksek bir seviyeden Ağustos 2022 itibarıyla gerilemiş bulunmaktadır. 21 Ekim itibarıyla ticari ve KOBİ oranları büyüme yıllık kredilerindeki değerlendirildiğinde, kur ve parite etkisinde arındırılmış ticari kredi büyümesinin yüzde 40 seviyesinde olduğu, aynı dönemde KOBİ kredilerinin ise yüzde 68 oranında büyüdüğü gözlenmektedir” dedi.
Uluslararası bankacılık ve risk yönetimi standartları açısından kaliteli unsurlardan oluşan özkaynakların güçlü bir sermaye yapısına işaret ettiğine dikkati çeken Asarkaya, şunları kaydetti:
“Sektörün Ağustos 2022 itibarıyla sermaye yeterliliği oranı yüzde 18,7, çekirdek sermaye yeterliliği oranı yüzde 14,4 ile oldukça yüksek seviyelerde gerçekleşmiştir. Aynı zamanda likidite göstergeleri, yabancı para pozisyonu ve kaldıraç oranı da uluslararası standartların öngördüğü asgari düzeylere göre oldukça yüksek seviyelerde bulunmaktadır. 2022 yılında Kurumumuz tarafından selektif kredi politikasıyla uyumlu olarak yurt içi kaynaklarımızın ihracatı, yatırımı, üretimi ve istihdamı teşvik eden alanlara yönlendirilmesine ve böylece kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasına yönelik olarak ilgili paydaşlarla koordineli bir dizi makro ihtiyati tedbir alınmıştır. Bu tedbirler sayesinde bankaların elinde bulundurduğu lira ve yabancı para kaynakların, finansman ihtiyacı bulunan kesimlerin finansman ihtiyacını karşılaması sağlanmış ve nihai olarak finansal istikrarın güçlendirilmesine katkıda bulunulmuştur.”
BDDK olarak dijital finansal hizmetler konusunda önemli düzenlemelerin hayata geçirildiğini söyleyen Asarkaya, bu düzenlemelere ilişkin şu bilgileri verdi:
“Bu kapsamda Bankalarca Kullanılacak Uzaktan Kimlik Tespiti Yöntemlerine ve Elektronik Onamda Sözleşme İlişkisinin Kurulmasına İlişkin Yönetmelik ile bankaların tamamen dijital ortamda müşteri edinmeleri imkanı getirilmiştir. Söz konusu yönetmelikle ilk etapta gerçek kişilerin uzaktan müşteri olabilmesi, ardından yurt dışında yaşayan vatandaşların kur korumalı mevduat hesabı açabilmesi sağlanmıştır. Türkiye Bankalar Birliği ile Türkiye Katılım Bankaları Birliği verileri itibarıyla yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten 2022 yılı Temmuz ayına kadar bankalar yaklaşık 2,8 milyon gerçek kişiyi uzaktan müşteri edinmiştir. Anılan Yönetmelikte yapılacak değişiklikle tüzel kişilerin de 2023 yılında uzaktan müşteri olabilmesi öngörülmektedir. Buna ek olarak, Dijital Bankaların Faaliyet Esasları ile Servis Modeli Bankacılığı Yönetmeliği ile bankaların dijital olarak faaliyet gösterebilmesi imkanı doğmuş ve şu ana kadar 4 başvuru sahibine dijital banka olarak faaliyet göstermeleri için kuruluş izni verilmiştir. Yine aynı yönetmelikle arayüz sağlayıcı olarak bir servis bankasına destek hizmeti verilebilmesi imkanı sağlanmıştır. Finansal istikrarın önemli bir parçası da finansal tüketicilerin haklarının korunması ve bilinçlendirilmesidir. Bu kapsamda Kurumumuz, finansal kuruluşlar ile bireysel müşteriler ve firmalar arasındaki anlaşmazlıkların ilgili mevzuat kapsamında değerlendirilmesi görevini yürütmektedir. Firmalar ve bireysel müşteriler tarafından 2022 yılının ilk 9 ayı itibarıyla yalnızca yüzde 10’u kurumumuzun görev ve sorumluluk alanında olmak üzere Kurumumuza 154 bin 4 adet başvuru yapılmış ve bu başvuruların yüzde 94’ü hakkında gerekli inceleme ve değerIendirmeler tamamlanmış olup geri kalan başvurulara ilişkin olarak ise değerIendirmeler sürmektedir. Ayrıca Kurumumuz bünyesinde bankaların bireysel iş kollarına ilişkin iş modelleri ile bu konudaki gelişmeler ve iyi uygulamalar yerinde denetim faaliyetleri ile izlenmekte; sektörde müşteri deneyiminin anırılmasına yönelik uygulama ve mevzuat altyapısının geliştirilmesi kapsamında çalışmalar yapılmaktadır. Finansal kuruluşlar tarafından bireysel müşterilere yönelik hizmet sunumuna gerekli özenin gösterilmesi de kurumumuzun öncelikleri arasında bulunmaktadır.”