Resort Turizm Kongresinde konuşma yapan Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, jepolitik, ekonomik gelişmeler ve bunların turizm sektörü üzerindeki etkilerine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Turizm Güncel – Antalya
Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Antalya’da düzenlenen 12.Resort Turizm Kongresine katıldı.
Jeopolitik olayların küresel ekonomiyi zora soktuğunu ifade eden Ateş, “Bu süreçte ulusal güvenlik öne çıktı. Demokratlar da Trump’ın izinden giderek globalizmi ve küreselleşmeyi terk ettiler. Savunma sanayilerine yapılan harcamaların kat kat artması da bunu destekliyor. Belli paktlar oluşacak ve globalleşmeye veda edeceğiz. Herkes kendi yerini seçecek. Finlandiya, İsviçre, Finlandiya gibi ülkelerin tutumu da bunu destekliyor. Bu durum tehditlerin yanında bazı avantajlar da var. Mesela Avrupa ülkeleri Rusya’ya enerji bağımlılığını sıfıra indirme gayreti içinde. Maalesef soğuk savaşlara gebe bir dünya var. Kaynakların, fonların daralması ve borçlanmanın zayıflamasıyla yatırımlar da akamete uğradı. “ dedi.
“Resesyon gelecek, ama enflasyon düşecek”
Gelişmiş ülkelerde enflasyonun beklenmedik düzeyde yükseldiğini belirten Ateş, “Sektör müthiş bir sınav verdi. Şimdi dünyanın üzerinde uzlaştığı konu sürdürülebilirlik. Başka ekosistemler üzerinde başka paktlar oluşturuluyor. Dünyadaki büyüme hızla düşüyor. Emtia fiyatlarındaki yükselme ana neden. Enerji fiyatları örneğinde olduğu gibi. Gelişmiş ülkelerde enflasyon hiç beklenmediği kadar yükseldi. Sokakta hissedilen enflasyon yüzde 20-30’larla ifade ediliyor. Enflasyonu kontrol altına almak için faiz artırma kararı aldılar. Resesyon gelecek ama enflasyon düşecek. “ şeklinde konuştu.
“Turizm ekonomisi 14,6 trilyon dolar”
Turizm ekonomisinin ABD ekonomisiyle yarışacak durumda olduğuna dikkat çeken Ateş, “Yüksek seyreden enflasyon jeopolitik olaylarla daha da yükselme durumu var. Gelişmiş ülkeler yüksek kamu borcunu düşürme yoluna giderken, gelişmekte olan ülkeler kaynaklara ulaşamıyor. Türkiye’nin 90 milyar dolar ticaret açığımız var. Biz pek çok hammaddeyi ithal ediyoruz. Bu nedenle Türkiye sermaye hareketlerinin her zaman liberal olması zorunludur. Turizm medarı iftiharımız. Turizmde de sorunlar var ama ona rağmen turizm yatırımcıları dirençle üstüne gidiyorlar ve başarıyorlar. Turizm ekonomisi 14,6 trilyon dolar. Neredeyse ABD ekonomisiyle yarışacak durumda. Yani stratejik sektör. Türkiye turizmi 22 yıl içinde 45 milyar dolara göz kırpıyor. Dış ticaret açığının kapanmasında önemli bir sektör.” İfadelerini kullandı.
“Bu bizim için ayrı bir başarı”
Dünya ve Türkiye turizmi ile ilgili verileri paylaşan Ateş şu açıklamalarda bulundu:
Salgın sonrası turizm geliri 2019 seviyesini aştı. Dünya turist saysındı pandemi öncesinin yüzde 28 gerisinde. Türkiye ise neredeyse 2019 rakamlarına ulaştı. Turizmin istihdama katkısı yüzde 14 olan Türkiye 100’e yakın ülkeden turist alıyor. Bu da bizim için ayrı bir başarı.
“Fiyat rekabetinde süperiz ama yol almamız gerekiyor”
Türkiye’de turizm sabit sermaye yatırımlarının toplam içindeki giderek düşüyor. 2012’de yüzde 4,9 olan oran 2022 yılında gelindiğinde yüzde 1’e geriledi. 2012 yılında 11,7 milyar dolar olan sabit sermaye yatırımları 2022’de 2,2 milyar dolara düştü. Fiyat rekabetinde süperiz ama diğer alanlarda süratle yol almamız gerekiyor. Örneğin insan kaynakları, bilgi teknolojileri, iş yapma ortamı, çevresel sürdürülebilirlik gibi alanlarda gerideyiz.
“En çok seyahat harcaması tatil için yapıldı”
Yaşanan jeopolitik gelişmelerden olumsuz etkilenmesine rağmen, 100’e yakın ülkeden turist çekebilen Türkiye bu çeşitliliği ile olumsuzlukları aşıyor. Gelen turistlerin yüzde 13’ünü Almanlar, yüzde 11’ini Ruslar yüzde 8’ini İngilizler oluşturuyor.
2021 yılında seyahat harcamasını en çok yapan ülke 105 milyar dolar ile Çin oldu. Seyahatlerde harcamaların büyük kısmı ise tatile yapıldı.
“Türkiye’de çevreye duyarlı tesislerin oranı yüzde 9,4”
Yatırım yapacağımız alanları biliyoruz, fiyat rekabetinde öndeyiz ancak insan kaynağı, BT ve özellikle geleceğin olmazsa olmazı sürdürülebilirlik alanlarına daha fazla odaklanmak gerekiyor.
Dünyada sürdürülebilir turizm talebi artıyor, Türkiye’de ise çevreye duyarlı konaklama tesislerinin oranı sadece yüzde 9.4
“Turizm sektörü aldığı bütün kredileri ödüyor”
Turizm şahane bir sektör. Aldığı bütün kredileri ödüyor. Karakter olarak risk sıfır. Bir lira paramız batmadı. Yapılandırdık, ilave finansman sağladık ama bu sektör borcunu son kuruşuna kadar ödedi.
Şu anda otelcilikte enerji faturaları karı alıp götürüyor. Rüzgar veya güneş enerjisi için bir araya gelmek zor değil. Gidip taşlı tarla bulduğunuzda orada yatırım yapabilirsiniz. Geri dönüş süresi 3-7 yıl. Bu yatırım yaptığınızda kredi öderken enerjiye para ödemeyeceksiniz.
“Konaklama vergisi ertelenirse güzel olur”
Turizm kredilerinde lider banka durumundayız. Kobi sınıfına giren otel, pansiyon, restoran gibi işletmelere de kobi kredilerimiz açık.
Konaklama vergisi 2024’e ertelenirse güzel olur. Sektör ayrıca personel sıkıntısı yaşıyor. Turizm eğitiminin artırılması ve personelin kaçmaması için yıl genelinde turizm yapmak önen taşıyor.
Bu Haber 24.11.2022 – 12:25:53 tarihinde eklendi.