Yayınlanma tarihi: 05 Eylül 2022 Pazartesi
HABER: ŞEREF KILIÇLI
Dünya ihracatından aldığı payı 2021 yılında ilk kez yüzde 1’in üzerine çıkaran Türkiye, bu alanda yakaladığı ivmeyi artırmak istiyor. Bu kapsamda, ortalama 3 bin 65 kilometre olan ihracat menzilini dünya ortalaması olan 4 bin 744 kilometrenin üzerine çıkarmak için de çalışmalar yapılıyor. Ayrıca ihracatın geleneksel ürün-pazar yapısını bir ileri aşamaya taşıyarak yeni ürün ve yeni pazar çeşitliliğine odaklanılıyor. Bu süreçte KOBİ’lerin ihracattaki etkinliğinin yükseltilmesi de kritik önemde. Made in Türkiye markası öne çıkartılırken ihracat yapan KOBİ’lerin sayısının artırılması da hedefleniyor.
PAZAR ANALİZİ
İhracatı tüm yönleriyle üyelerinin gündemine getiren İstanbul Ticaret Odası, ‘Uluslararası Pazarlara Ulaşma ve Varolma Yöntemleri’ konulu webinar düzenledi. Oda’nın youtube kanalından canlı olarak yayınlanan webinarda, açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Doğan Salman yaparken, QualifiedONE Danışmanı Ahmet Burak Neslitürk ile İhracata İlk Adım Programı Danışmanı Ceyhun Yeşilşerit gerçekleştirdikleri sunumlarla tecrübelerini paylaştı. Webinarın moderatörlüğünü ise İstanbul Ticaret Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Torlak yürüttü. Programda, arama motoru verilerini kullanarak pazar araştırması ile analiz yapmak ve uluslararası pazarlara ulaşmak için stratejik pazarlama teknikleri de anlatıldı.
ÜLKE SEÇİMİ KRİTERLERİ
Maliyet ve zamanın işletmelerin yatırım fırsatlarını değerlendirmelerinde iki önemli kriter olduğunu belirten İTO Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Doğan Salman, “Dünyada 200’den fazla ülke olduğuna göre yer seçiminde öncelikle ekonomik gelişme, politik istikrar, politik risk gibi çevre faktörleri göz önünde bulundurularak eleme yapılmalı ve aday ülkeler belirlenmeli. Müşterilerin satın alma gücü, tüketici tercihleri, giriş engelleri, taşıma maliyetleri, vergiler, depolama, dağıtım maliyetleri göz önünde bulundurularak potansiyel pazarlardan uygun olmayanların doğru bir biçimde elenmesi, yüksek satış potansiyeli olan ülke pazarlarının seçilmesi ve o pazarda var olma yöntemlerinin tespiti de önemli” dedi.
YALIN STRATEJİ ÇÖZÜMÜ
Yurtdışı pazarlara açılmada başlangıç noktasının stratejik planlama yapmak olduğunu vurgulayan Ahmet Burak Neslitürk ise şunları söyledi: “Stratejik planlamanın olmadığı durumda KOBİ’ler neler yaşıyor? İş gereksinimleriyle ilgili planlama ve yönetim zorlukları yaşanabiliyor. Yurtdışına gitmek isterken 20-30 majör sorun varsa bunların planlaması ve yönetimiyle ilgili zorluklar oluyor. Şirketin yönü ve öncelikleriyle ilgili de zorluk yaşanabiliyor.” KOBİ’lerin stratejik yönetimden çekindiği noktada ‘yalın strateji’ yaklaşımının devreye alınabileceğini belirten Neslitürk, “Yalın strateji, erken aşamada gelişmekte olan firmalar için önerilmiş bir stratejik planlama yaklaşımı. Bu yaklaşımı KOBİ’lerin girişimcilik, çeviklik gibi güçlü kasları ile stratejik planlamanın daha planlı, daha fazla yön veren, kararlı yönetim sağlayan yani faydalı taraflarının alınmasıyla uygulanacak bir model olarak düşünebilirsiniz” diye konuştu.
REKABETÇİ İSTİHBARAT NELERİ SAĞLIYOR?
Müşteriyi ve ürünü doğru tanımlamanın ihracat başarısında oynadığı role dikkat çeken Ceyhun Yeşilşerit, şöyle konuştu: “Uluslararası pazarlamada başarının anahtarı, her işletme faaliyetinde olduğu gibi kaynakları doğru yönetmekten geçer. Bu nedenle uluslararası pazarda güçlü bir oyuncu olmanın ilk koşulu, küresel pazarı bölümlere ayırarak tanımladığımız müşterilerin yer aldığı hedef pazarların seçilmesi ve potansiyel müşterilerin belirlenmesi. Bu noktada ‘rekabetçi istihbarat’ karşımıza çıkıyor. Rekabetçi istihbarat, geçmişteki ticari istihbarattan farklı bir yaklaşımı içeriyor. Ticari istihbarat potansiyel müşterileri ulusal ve uluslararası pazarda bulma hedefi taşırken, rekabetçi istihbarat öncelikle ürünlere ilişkin patent, faydalı model, endüstriyel dizayn tescillerine bakmayı öneriyor.”
Rekabetçi istihbaratın açık, güveni-lebilir, sürdürülebilir kaynaklardan etik ve yasal çerçevede bilgi edinmeyi sağladığını belirten Yeşilşerit, bu verilerin ürünlerin işleyişi konusunda firmalara ciddi anlamda bir yenilikçilik transferi getirdiğini de söyledi.
YALIN STRATEJİYLE DIŞ PAZARLARA GİRİŞ
KOBİ’lerin yalın stratejiyle uluslararası pazarlara girme süresi hakkında Ahmet Burak Neslitürk, şu bilgileri verdi: “Yalın stratejide uluslararası pazarlara giderken öncelikle önerimiz, firmanın 6-8 hafta çalışma yapıp bunun içerisine pazar araştırmasını, ekibin olgularını dahil etmesi. Ürünlerin sertifikasyonları var mı veya gitmek istediğiniz pazarlarda hangi yasal regülasyonlar var? Tüm bunların araştırması 6-8 haftada yapılıyor ve bir stratejik plan ortaya çıkartılıyor. Daha sonra 10-12 haftada eksikler nelerse bir iyileştirme programı uygulanıyor. Ardından 3-6 ay pazara giriş süresi var. Bu süreçte artık direkt pazardaki kontaklara ulaşmaya çalışılıyor. Gidilen pazarlar, istenilen fırsatları veriyorsa o pazarlara odaklanıp ilerleniyor. Eğer bir hata olduğu fark edilirse strateji kontrol edilip güncelleniyor.”